Replace these every slider sentences with your featured post descriptions.Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these with your own descriptions.This theme is Bloggerized by Lasantha - Premiumbloggertemplates.com.
This is featured post 3 title
Replace these every slider sentences with your featured post descriptions.Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these with your own descriptions.This theme is Bloggerized by Lasantha - Premiumbloggertemplates.com.
This is featured post 4 title
Replace these every slider sentences with your featured post descriptions.Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these with your own descriptions.This theme is Bloggerized by Lasantha - Premiumbloggertemplates.com.
This is featured post 5 title
Replace these every slider sentences with your featured post descriptions.Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these with your own descriptions.This theme is Bloggerized by Lasantha - Premiumbloggertemplates.com.
Bu gün dünya da olduğu gibi Türkiye’de de oldukça fazla tüketilen ve hatta kimilerini kendine bağımlı yapan bir içeceğin, yani Coca Cola hakkında birkaç kelam etmeye karar verdim. Tabi ki bu durduk yere bünyemde beliren bir his değildi. Nette dolaşırken rastladığım ilginç bir blogun sayesinde oldu.
İçinde ne olduğunu bilmeyerek içilen tek içecek sanırım bu! Bununla ilgili herkesin dilinde dolaşan formül mevzuları, bu formülü dünya da sadece iki kişinin bilmesi; bıdı bıdı… İçinde ne var bilmiyorum ama çok lezzetli bir şey olduğu kesin!
Ciddi bir bütçeye sahip olan Coca Cola, tanıtım için büyük harcamalar yapmaktan da kaçınmıyor. Coca Cola reklamlarını izlemek ayrı bir keyiftir. Hele o cam şişelerin kapaklarını “pıstt” diye açışları yokmu; insanın hemen boğazını bir yudum cola ile aside boğası geliyor.
Coca Cola’ya ait geçmişte yapılmış reklam afişlerini veya reklam filmlerini merak ediyorsanız, http://cocacolaoldads.blogspot.com adresi size çok zengin bir içerik sunuyor.
Coca Cola’ya ait merak ettikleriniz için bu adresi en kısa zamanda ziyaret etmelisiniz.
“Dilerim hepiniz kahvaltıda şampanya içersiniz!” gibi bir temenninin mucidi, hafif melankolik, az-biraz vurdumduymaz, bir tatlı kaşığı kadar da mutsuz…
Yani nam-ı diyar; Seyrekzamanlar…
Kimi yazılarında; metinlerini oluşturan her bir satırı, farklı renklerle allayıp pullayıp bir karmaşaya çevirse de yazdıklarını okumak oldukça keyif verici…
Genel anlamda tam bir günlük niteliği taşıyan bu blog, hayata dair ne varsa Seyrekzamanlar’ın gözünden yorumlanıyor, eleştiriliyor ve ziyaretçilerin önüne tüm yalınlığı ile sunuluyor.
Kendine has muzip üslubuyla yaptığı yorumları okurken, farkında olmadan yüzünüzde tuhaf bir gülümsemenin belirdiğine tanık olacaksınız. Zaman zaman yazdıklarına anlam veremeyecek, kimi zamanlarda da helal olsun demekten kendinizi alamayacaksınız. Çünkü o, içinden geçeni, aklında soru işareti bırakanı, yaşananları/yaşanacakları olduğu gibi anlatacak kadar doğal ve imtiyazsız. Süslü kelimelerin ve birbirinin peşi sıra su gibi akan cümlelerin yeteri kadar açık ve doğru olduğuna inanmayanlardan…
Okudukça sizde anlayacak ve hayata, onun gözünden baktıkça daha da bir keyifleneceksiniz.
Kendini sanatsal mücadeleye adamış, 23 yaşında ve hayatı öylesine yaşamak yerine üreterek, dolu dolu yaşamayı tercih etmiş bir kişinin varlığından haberdar olarak keyfinize keyif katabilirsiniz.
Yaptıkları görülmeye, kendisi ise takdir edilmeye değer… Sitesini ziyaret ettiğinizde yüzünüzde oluşacak tebessümün garantisini şimdiden verebilirim. Ayrıca bunlara bakmakla yetinmeyip aynı zamanda sahibi de olabilirsiniz. Hatta kendinizi ufacık boyutlarda görebilme lüksünü de size sunuyor… Sevdiklerinizi muhteşem bir süprizle şaşırtmak isterseniz, Özlem AKIN size bu konuda eminim yardımcı olacaktır.
Çalışmalarını Pasajdan ve Etsy’den satışa sunuyor…
Dünyada, kukla konusunda önemli bir yere sahip olan ülkelerin başında gelen Çek Cumhuriyeti’nde yaşayan Özlem AKIN’ın kendi anlatımıyla, yaptığı çalışmalardan size birkaç örnek sunalım ki diğer çalışmalarını görmek için merak duygusunu bünyenize yapıştırıp düşün internet sayfalarının adres satırlarına…
Özlem AKIN'ın Kuklalarından...
Özlem AKIN: Bu çiftimiz de yine tel iskeletler ve polimer kil (farketmeyenler ya da tam tersine farkedenler icin gelsin bu parantez içi açiklaması da; modurit yerine polimer kil diyorum artik. baska seyler olduklarindan degil yani, ha modurit ha polimer kil. hatta evvelce mass dedigim sey de bu modurit'in [nam-i diger polimer kil] ta kendisi. neyse) marifetiyle yapıldılar. Dirsek, omuz bel, kalca ve diz eklemlerinden hareket edebiliyor (beyefendinin ayak bilekleri de hareket kapasitesi dahilinde), kendi ayakları üzerinde durabiliyorlar. 20 cm civarındalar aynı zamanda..
Uzun zamandır takibini sürdürdüğüm, devamında oldukça keyif aldığım ve ardından bununla yetinmeyip yeni paylaşımlarını da merakla beklediğim bir isim; Müge CERMAN…
Bu isim, eğer daha önce duymadıysanız bugün varlığından haberdar olacağınız kişiye aittir.
“http://www.mugecerman.com”da ona ait önemli olan ne varsa hepsi bir başlık altında sıralanmakta. Kısacası; yaşanmış onca yıl ve biriktirilmiş sayısız tecrübe…
Müge CERMAN, kendini şöyle tanımlıyor;
1956 İstanbul doğumlu; Bütünleşik Pazarlama İletişimi’ne gönül vermiş, yaşadıklarını, öğrendiklerini, sevdiklerini, sevmediklerini paylaşmayı görev edinmiş, teknolojiye ve yeniliğe hayran, bir başak burcu kadınıyım.
Ve devamında kendine yakıştırdığı lakap ile yüzlerde küçük bir tebessümün oluşmasını da sağlıyor; TeknoTeyze…
Hayata ve hayatın getirdiklerine farklı bir bakış açısı ile tanık olmak istiyorsanız, sıra dışı özel bir alternatif “http://www.mugecerman.com”da sizi bekliyor…